Bu Blogda Ara

23 Haziran 2012 Cumartesi

YAŞAR'IM BÜYÜDÜ

Birinci sınıfa giderken sabahları erken uyanıp sırf onu sevebilmek için altını bezlediğim, doğduğu günü tazecik hatırladığım Yaşar'ım bugün nişanlandı :)

Yalancı memeyi beş yaşına kadar bırakmayan, oynamak için bahçeye bile yalnız inmeyen, bisiklet sürmeyi öğretmek için tüm yaz tatilimi onunla geçirdiğim, iğneler döşediği battaniyeye oturtup kahkaha atan yaramaz Yaşar'ım büyümüş. Annem ikimizi çarşıya bir şeyler aldırmaya gönderirdi yol boyunca elimi bırakmazdı. Markete gidince mutlaka çikolata isterdi ben de paramız yetmez diye almak istemez, almazdım. Eve dönünceye kadar elimi tırnaklar, çimcikler tam evin bulunduğu sokağa girince kısacık bacaklarıyla tekme atmaya başlardı :)) Tüm kardeşler gibi kavga etmeden duramazdık.

Geç konuşmaya başlayan Yaşarım eksik harfleri ve peltek tatlı diliyle, ben okuldan gelirken annemin kucağında camdan beline kadar sarkmış Umba diye bağırıyordu. O günden sonra benim adım Umba kaldı:) Bunu duyan teyzelerim, akrabalar, yakın arkadaşlar da Umbam demeye devam etti. Sadece yabancıların yanında abla derdi ve ben hiç üzerime alınmazdım. Çünkü alışmamıştım abla demesine. Sonunda o da bıraktı abla lafını ve bana abilik yapmaya başladı. Şimdi ise biriciğimle yalnızlığını paylaşmaya çalışan birer arkadaş olduk.

Minik kuzum ne vakit büyüdü evlenme hazırlığına başladı inanasım gelmiyor. Anneler, babalar söyler ama bu duyguyu en az onlar kadar hissettiğim için mutluyum. Koca bebek olarak yaşlanacağını düşünerek söylüyorum; seni seviyorum Yaşarım...

Hiç yorum yok: